KETEBE Hat Sanatı, Ünlü Hattatlar, Hat Sanatkârları ve Eserleri
KETEBE Hat Sanatı, Ünlü Hattatlar, Hat Sanatkârları ve Eserleri

Şekerzâde Seyyid Feyzullah Sermed Efendi

Hattat
Hafız Osman Aklâm-ı Sitte Ekolü

Ölüm Tarihi H. 1202
M. 1787-1788
Doğum Yeri İstanbul
Mezar Yeri İstanbul-Üsküdar, Karacaahmet Mezarlığı

Sanatkâr Hakkında

Meşhur hattatlardan Şekerzâde Seyyid Mehmed Efendi’nin oğlu olarak İstanbul'da doğdu. Babasının nezâretinde fevkalade bir tahsil gördüğü gibi, kendisinden hüsn-i hat dersleri aldı. Ancak meşki bitmeden babasının vefâtı üzerine icâzetini kırk gün sonra Eğrikapılı Mehmed Râsim Efendi’den aldı. Hemen sonra da, peder-mânend usûlüyle babasından boşalan Bostâniyân Ocağı hüsn-i hat muallimliğine tayin edildi. Ömrünü tedrîs-i ilim ve hüsn-i hat talimiyle tükettikten sonra H. 1202/M. 1787 yılında vefât ederek, Karacaahmet Mezarlığı’nda babasının yanına defnedildi. 

Akrabalar

Şekerzâde Seyyid Abdülvehhab Efendi
Oğlu
Şekerzâde Seyyid Mehmed Efendi
Babası

Hocaları

Şekerzâde Seyyid Mehmed Efendi
Aklâm-ı Sitte
Eğrikapılı Mehmed Râsim Efendi
Aklâm-ı Sitte

Talebeleri

no image
Şekerzâde Seyyid Abdülvehhab Efendi
Aklâm-ı Sitte
no image
Şekerzâde Ahmed Zihnî Efendi
Ta’lîk

Ketebe.org İsmail Orman

Nücûm ve bilhassa riyâziyye ilmindeki mahâreti ile meşhur olup bu alanda yazdığı Maksadeyn fî Halli’n-nisbeteyn, Risâletü’t-tehlîs ve Kenzü’d-deka’ik adlı eserleri vardır. Maksadeyn fî Halli’n-nisbeteyn adlı eserinin Süleymaniye Kütüphânesi’nde bulunan H. 1179/1765’te ta’likle istinsâh ettiği nüshâsı(527-09) gibi, eserlerinin pek çoğunu dest-i hattı ile yazmış olan Şekerzâde Seyyid Feyzullah Sermed Efendi’nin İstanbul Üniversitesi Kütüphânesi’nde de H. 1171/M. 1757-1758 tarihli bir de mushâf-ı şerîfi bulunmaktadır. Ayrıca musıkî ve şi’ir ile de meşgûl olup “Sermedî” mahlâsı ile yazdığı eş’arını ihtivâ eden müstakil Dîvân’ı vardır. 

Müstakimzâde Süleyman Sâdeddin, Tuhfe-i Hattatin

Âti’z-zikr Şekercizâde’nin mahdûm-ı ma’ârif-lüzûmlarıdır. Hüsn-i hatt-ı sülüs ü neshi
Meddî keşîdi ez-elif-i hâme be-serem
Ber-ser murâd u devlet-i sermed keşîdei
me’âli âleminde pederlerinden telemmüz ü temeşşuk ile resîde-i derece-i kemâl-i tefevvuk olup lâkin vâlid-i mâcidleri nâgâh rû be-râh-ı dergâh-ı ilâh olmakla de’b-i kadîm-i İslâm üzere hitâm-ı çille-i merdân-ı erba’in eyledikte kırkı cem’iyyetini tertîb ve üstâdü’l-merâsim, nâmdaş-ı Ebi’l-Kâsım Hâce Mehmed Râsim Efendi cenâblarından dahi vaz’-ı lafza-i ketebeye izn ü icâzetle istihlâf buyurdukları meclis-i â'lîde abd-i fakir dahi hâzır idim. Mahdûm-ı merkûm “Fi külli kadrin miğrafetün” mesîlince şehd-i şîrîn-i fünûn-ı şetîte-i riyâziyyeden fenn-i mûsikî vü egânî ve sâ’ir ma’ârif-i cüz’iyye-i zamânı ile dehân-ı cehd ü iz’ânına izâka-kâr-ı çâşnî-i telezzüz olup merâret-i semmü’l-fâr-ı nâdânî ile telh-kâmîden rehâ-yâb olmakla hadâset-i sinlerinden ney-şeker-i zebânı kand-rîz-i kasabü’n-nebât-ı kemâlât olup tarîk-i hayrü’l-ferîk-i tedrise sâlik ve bostâniyân ocağında bâğbânî-i hadîka-i ta’lîm ü meşke dahi pederlerinden intikâl ile mâlik olmuştur. Tab’-ı şi’rîleri dahi olup ser-âmed-i zamân ve İbn Taberzed-i devrân idi. Selanik’ten ma’zûlen “Edhale’l-cennâte mevlâhu” (1202) târihi Muharrem’i yirmi ikinci sebt günü rıhlet ve Üsküdar’da pederleri cenbinde defîn-i türbet oldu. Bu ebyât zâde-i tab’-ı âzâdeleri buyurmuşlardır:
Âşık hayâle la’l-i leb-i gonce-fâm alur
Der-hâb teşne destine rü’yâda câm alur
Ey serv-i nâz gülşene çıkma salınma sen
Ar’ar bakar da kaddüne nakş-ı hırâm alur
Bir şûrdur o zültle Sermed dimâgumuz
Sünbül-sitâna girse de bûy-i zükâm alur
Dîğer:
Taht-ı şâh-ı hâtır-ı vâlâst in âlem merâ
Bârgâh-ı râh-ı istignâst în âlem merâ
Zîr-i ferş-i âşiyân-ı himmetem çâkerdeest
Beyza-i bezm-i dil-i ankast în âlem merâ
Tıfl-ı tab’am-râ der-âgûş âverd bâ-lu’betî
Sermedâ ârî meğer lâlâst în âlem merâ